Şeker Hastaları İçin Diyabetik Ayak Bakımı Nasıl Olmalıdır?
Tüm hastalar için diyabet ya da halk arasında bilinen adıyla şeker hastalığını tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi yöntemi olmasa da diyabetin yol açtığı bozuklukları önlemek veya en azından geciktirmek mümkündür. Kan şekeri düzeyini doktorunuzun uygun bulduğu yöntemle kontrol altında tutmak, beslenmenize dikkat etmek, hareketli bir yaşam tarzı, sigaradan uzak durmak şekerin yol açacağı bozuklukları önler, hiç olmazsa geciktirir. Bu nedenle diyabetik ayaktan korunmanın en iyi yolu diyabeti kontrol altına almaktan geçer.
Ayağınızda his kayıpları, şekil bozuklukları, bacak damarlarınızda tıkanıklıklar olsa bile sebepsiz yere ayakta yara açılmaz. Mutlaka ve her durumda yarayı başlatan bir sebep bulunur. Basit bir travma, kesik, batma, çizik, ayakkabı vurması, yanık, ayak mantarı yarayı başlatır. Bu nedenle ayakta koruyucu önlemler ve ayak bakımı hastalar, hasta yakınları ve hasta ile ilgilenen sağlık çalışanları için birinci öncelikte olmalıdır. Diyabeti bulunan hastaların ayaklarına nasıl bakacağı, Türkçemizde kullandığımız güzel bir deyimle özetlenebilir:
Diyabetik Hastalar Ayaklarına “Gözleri Gibi” Bakmalıdır!
Aşağıda diyabetli bir hastanın ve hasta yakınlarının ayak bakımında nelere dikkat edeceği özetlenmiştir.
Diyabetik Ayak Bakımı için Dikkat Edilmesi Gereken Konular:
• Diyabetik ayak bakımı için diyabet hastasının ayakları her gün kontrol edilmelidir. Ayakların her yeri, parmak altları, araları, taban, topuk gözden geçirilmelidir. Ayağın sadece kolay görünen üst kısımları değil, diğer kısımları da gözden geçirilmelidir. Bu amaçla hasta gerekirse bir ayna da kullanabilir. Diyabet hastalarının gözlerinin iyi görmeyebileceği unutulmamalıdır. Günlük kontrolün hasta yakınları tarafından yapılması en iyisidir. Kontrollerde, kızarıklık, şişlik, renk değişiklikleri, vurma, soyulma, su toplaması, parmak aralarında beyazlaşmaya dikkat edilmelidir. Bunlardan biri görüldüğü anda ihmal edilmemeli, derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. • Diyabet hastaları asla çıplak ayak yürümemelidir. Ne dışarıda ne de evde hiçbir zaman yalınayak dolaşılmamalıdır. Evde bir terlik veya ayakkabı giyilmelidir. Çoğu diyabetik ayak yarasının evde dolaşırken batan bir iğne, raptiye nedeniyle veya hastanın ayağını masa, sandalye, sehpa ayağına vurarak başladığını belirtmekte fayda vardır. • Bazen hastalar sıcak kumda yürümenin ayaklarına iyi geleceklerine inanırlar. Sıcak kumda yürümek ayak tabanlarında yanıklara yol açacaktır. Kumda, çimende çıplak ayakla yürünmemelidir. Hatta denize girerken bile bu iş için yapılmış koruyucu bir ayakkabı ile denize girilmelidir. • Hastalar ayaklarının sürekli üşüdüğünden yakınırlar. Bunun nedeni ortamın soğuk olması değil, hastanın his kusuru nedeniyledir. His kusuru yalnızca az hissetmek anlamına gelmez. Hastalar bazen bu his kusuru nedeniyle batma, karıncalanma, yanma, acıma, sıcak basma veya üşüme hissedebilirler. Ayakta üşüme hissetmenin nedeni his kusuru olduğu için aslında ayakları ısıtmak da işe yaramayacaktır. Dahası ısıtıcı torbaların, sıcak tuğlanın, kalorifere veya ısıtıcıya yaklaştırmanın çok tehlikeli sonuçları olur, ayaklarda derin yanıklar ortaya çıkabilir. Diyabetik hastalar ayaklarını ısıtıcı girişimlerden mutlaka kaçınmalıdır.
• Diyabetik hastalarda ayağın bası alan noktalarında nasırlar gelişir. Nasır gelişimini önlemek için düzenli olarak koruyucu krem kullanmak en iyisidir. Buna rağmen nasır ortaya çıkmışsa mutlaka ortadan kaldırılmalıdır. Ancak bu iş hastanın veya hasta yakınlarının yapacağı bir şey değildir. Bu iş konunun uzmanı bir kişi tarafından sağlık kuruluşunda yapılmalıdır. Hasta veya yakınları nasırı tırnak makası, jilet gibi aletlerle kesmemelidir, törpü ile ponza taşıyla törpülememelidir, nasır ilacı kullanmamalıdır. • Diyabetik bir hasta banyo yapacağı zaman su sıcaklığı önceden ayarlanmalı, sıcaklık kontrolü elle veya daha da iyisi hasta yakını tarafından yapılmalıdır. Hastaların kaplıca veya sıcak su havuzlarına girmeleri önerilmez. Mutlaka girmek istiyorlarsa su içinde kalma zamanı kendine bırakılmamalıdır.
Ayak Temizliği:
• Diyabetik ayak bakımı yaparken ayaklar her akşam sabunlu ılık bir suyla yıkanmalı, yumuşak bir bezle kurulanmalıdır. Suda uzun süre bekletmek son derece tehlikelidir. Havlu beyaz renkte olursa bir kanama ya da iltihabı anlamak kolaylaşır. Parmak aralarının kuru olması son derece önemlidir. Her parmak arası tek tek ve nazikçe kurulanmalıdır. Parmak aralarının kuru tutulması abdest alan hastalar için daha da büyük önem taşır. Her abdestten sonra parmak araları tek tek kurulanmalıdır. Hastalar bu amaçla yanlarında kuru, yumuşak, ufak bir havlu bulundurmalıdır. • Ayak temizliğinden sonra ayakların kuruması, çatlaması, nasır gelişmesini önlemek için yumuşatıcı, nemlendirici bir ayak kremi kullanılmalıdır. Bu krem veya losyonu parmak aralarına sürmemek gerekir. • Tırnakları kesmek için kaliteli bir tırnak makası gerekir. Diyabet hastasının tırnakları kalınlaşabilir ve normal tırnak makasıyla kesmek son derece zorlaşabilir. Bu gibi durumlarda uğraşılmamalı, bu işi yapacak bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Tırnakları banyodan sonra yumuşamışken kesmek işi kolaylaştırır. Gözleri iyi görmeyen bir hasta asla tırnaklarını kesmeye kalkmamalıdır. Tırnaklar bir hasta yakını tarafından çok dipten olmamak şartıyla kesilmelidir. Tırnakları düz olarak kesmek gerekir. Tırnak makası hastanın olmalıdır, başkaları kullanmamalı, hasta da başkalarının malzemesini kullanmamalıdır. • Diyabetik hasta pedikür yaptırmamalıdır.
Ayakkabı Seçimi:
Diyabet hastasının ayağı şekil değiştirmiş olabilir, bu nedenle herkes için yapılan standart ayakkabılar uymayacaktır. Ayak şekli değişmemiş bile olsa yara açılması açısından yine de risklidir. Bu nedenle ayakkabı seçimi, doğru kullanımı son derece önemlidir. Ucuz, düşük kalitede bir ayakkabıyı diyabetik hastalar kullanamaz. Bazen çok yüksek fiyatlara diyabetikler için üretildiği ileri sürülen ayakkabılar da satılmaktadır. Mutlaka bu tip bir ayakkabı almak gerekli değildir. Ama genel kurallara uymak gerekir.
• Ayakkabı seçerken rengine, tipine, moda bir model olup olmamasına dikkat ederiz. Diyabetik ayak bakımı için hasta ayağının ayakkabıda rahat edip etmediğine, ayakkabının ayağını sıkıp sıkmadığına, vurup vurmadığına bakmalıdır. Diğer konular daha sonra gelmelidir. Sivri burunlu veya yüksek topuklu çok şık bir ayakkabı, kullandıktan bir gün sonra aylarca iyileşmeyecek bir yaraya neden olabilir. • Ayakkabı kesinlikle ayağı sıkmamalıdır. Ayak, ayakkabı içinde rahat hareket etmelidir. Ayakkabıyı seçerken neredeyse yarım-bir numara büyük gibi gelmelidir. Öte yandan çok büyük ayakkabılar içinde ayak gezer ve sürtünmeye bağlı yara açılır. Bu yüzden çok büyük olmamalıdır. • Yumuşak kaliteli bir deriden üretilmiş, içinde belirgin dikiş katları bulunmayan, lastik tabanlı, yuvarlak burunlu, iyi havalanan bir ayakkabı idealdir. Kolay giyip çıkarmak, ayağa rahat oturtmak için bağcıklı ayakkabı seçilmelidir. • Yeni alınan bir ayakkabı ne kadar rahat olursa olsun bir saatten fazla giyilmemelidir. Çıkardıktan sonra ayaklar kontrol edilmelidir. Ayakkabı ayağa alışana kadar kullanma süresi yavaş yavaş arttırılmalıdır. • Sürekli aynı ayakkabı giyilmemelidir. Diyabetik ayak bakımı için doğrusu hastanın iki ayakkabısının olması ve ayakkabılarını günaşırı kullanmasıdır. • Diyabet hastası, bir huy edinmeli ve bunu ayakkabılarını her giyişinde tekrarlamalıdır. Bu huy da eliyle ayakkabıların içini kontrol etmektir. Ayakkabı içinde sertlik, çıkıntı varsa veya içine yabancı bir cisim girmişse bunu önceden fark etmesi gerekir. • Ayakkabılar da tıpkı ayaklar gibi sık sık kontrol edilmelidir. Eskimiş, yıpranmış, tabanı aşınmış, şekli değişmiş ayakkabılar yenilenmelidir.
Çorap Seçimi:
Diyabetik ayak bakımı için diyabet hastaları her zaman çorap giymelidir. Hele ayakkabıyı çorapsız giymek son derece tehlikelidir. Çorap seçimi ve kullanımı büyük önem taşır.
• Kalitesiz, eski, dikişli, çoraplar kullanılmamalıdır. Naylon çoraplar ayağı terletir ve mantar oluşumunu kolaylaştırır. Kaliteli bir yün çorap veya emme özelliği yüksek saf pamuktan bir çorap en iyi seçim olacaktır. • Çoraplar her gün değiştirilmelidir. Açık renkli çoraplar herhangi bir kanama veya akıntı durumunda kolay fark etmeyi kolaylaştırır. • Çorap lastiği bileği sıkmamalıdır. Bu kan dolaşımını kötü etkiler. Eğer çorap çıkarıldığında bilekte derin bir iz bırakıyorsa uygun değil demektir.